PDA

Tüm Versiyonu Göster : Yayın Balığı(Anıyla Karışık)


hhlevent
27-02-2007, 12:49
Selamün Aleyküm,

Arkadaşlar bu yazıda sizleri bundan 25 sene gerilere götüreceğim. Emekli olduktan sonra Amasya'da uzun müddet ikamet ettiğimi yazmıştım. Serde avcılık ve balıkkçılık olunca hem avcı hem de balıkçı olan arkadaşlarla haşır eşir oldum. O günün başlangıcı buün hatıralarını silemeyeceğim bir noktaya getirdi. O zamanlar av sezonu bitince hemen oltalar ellerde mart sonuna kadar Yeşilırmağın kenarına balık avlamağa koşardık. Havalar ısınmaya, yayın balıkları inlerinden çıkmaya başlayınca gruplar halinde Sivas'tan Bafra'ya, Erzincan'dan Hasan Uğurlu barajına kadar her cumartes günü balığa gider pazar akşamı geri dönerdik. AV dergisinin bir sayısında Yayın için ayırdığım bir yazımda onun özellikllerini, avlama şekillerini izah etmiş, hatta Amerika'dan getirttiğim "The Bible of Catfish" adlı kitaptan da alıntılar yaparak anlatmıştım. Kitaba göre yayının dünyada 52 çeşidi olduğunu ve kirletilmiş sulara en dayanıklı bir balık olduğunu yazıyordu. Ancak her yeme saldıran bu balığın neslinin de pek fazla çoğalmayacağını hem o kitaptan hem de kendi tecrübelerimizden anladım. Yirmi sene sonra Amasya'ya geri geldiğimde ilk işim yayınlar hakkında bilgi edinmek oldu. Maalesef o bolca yayın yaaladığımız Kızılırmak, Kelkit'te yayın artık yok denecek bir düzeye indiğini, ve yayın için arkadaşların taa Aras nehrine 1000 km. den fazla bir yolculuğa atlanıp giderek oralarda avladıklarını öğrendim. Arkadaşlar haklı idiler. O zaman inanın olta nedir bilmeyen vatandaşların ırmak boylarını ağlarla, oltalarla parsellemiş olduklarını öğrendim. Eskiden kıskançlık nedir bilmeyen, tuttuğumuz balıkları görünce "Allah Allah bu ırmakta böyle büyük balıklar varmış da haberimiz yokmuş" diyen köylü-kentliler arkadaşlara bir sürü sorun çıkartmaya başlamışlar. Aslında yayın ağırlığının onda biri kadar yumurta yapmasına rağmen diğer balıklar gibi yumurtalarının %80 i yaşayamaz. Sonra yayının yaşaması için sularda ortamları olmalıdır, mesela intabir edilen su içi kovuklar, çalılık ve derin durgun ağaç dipleri onun yaşama ortamıdır. Yayın akıntıya ancak avlanabilmek için akşamdan sabaha kadar çıkar. Yakaladğımız balıkların %90ı gece tutulan balıklardır.

Yayının yemine gelince, herşeyi yer demiştik. İşte bunların arasında sabun kalıpları, hatta yem sandığı her çeşit maddeyi yutar. Bir keresinde tuttuğumuz bir balığın midesinden küçük bir çocuk karalastik ayakkabısı çıkmıştı. Aç kalınca kendi cinsini bile yer ki, biz buna şahsen şahidiz. Akşamleyin tutup örüklediğimiz balık (sağlamca bir ipi galsamasından geçirip, suyun içinde bir çalıya bağlamak, canlı kalması için) iki saat sonra büyük bir baık tarafından yutulmuştu. Bu balığın en çok sevdiği yem çeşitleri sülüklerdir. Sülük oltada günlerce canlı kalabilir. Gelecek yazımda bu konuya devam ederim inşallah...

Her gidilen yerde balık tutmak diye birşey olmaz. İşte böyle bir günün üzüntüsünü dile getiren bir şiiri de aşağıya koyuyorum:

BALIKÇILIK

Yine aldık havamızı,
Boş bıraktık tavamızı,
Balıkçılık davamızı,
Bırakalım, bırakalım...

Ne tutuldu ne de tuttuk,
Balık yemeyi unuttuk,
Bu hafta da hapı yuttuk,
Öbür haftaya bakalım.

Geldik yekine yekine,
Düşmedi ipin tekine,
Hak veriyorum Çekin'e,
Bu işe bir ad takalım.

Kimisi diyor delilik,
Kimisi diyor velilik,
Ey söğütlük ey çalılık,
Sizi kökünden yakalım.

Hava bozuk, ırmak haşin.
Yat evinde hazır aşın.
Levent nedir bu telaşın?
Aklına turplar sıkalım...

HÜSEYİN HİLMİ LEVENT

*Çekin: Avukat Ahmet ÇEKİN, balıkçı arkadaş, Amasya eski Belediye Başkanı.
"Biz oraya gittik, balık vermiyor gitmeyin" demişti, haklıymış....

hhlevent
27-02-2007, 12:55
[Only Registered Users Can See Links]

Bahsetiğim dönemde (1980ler) çekilmiş bir fotoğrafımızı bir hatıra olarak da gönderiyorum...

aganta borina borinata
27-02-2007, 13:44
hüseyin amca ne güzel anlatmışsın...diline sağlık...1980 lerde adanada da çok büyük yayınlar çıkardı...inşallah o günlerdeki gibi balıklarla tekrar karşılaşma şansını buluruz...

rastgelsin...

Taygun KOCABIYIK
27-02-2007, 14:33
Levent amca harika bir yazı olmuş işte insanlarımız doğayı nasıl berbat hale getiriyor görüyoruz :(

katiti
27-02-2007, 14:35
BALIKÇILIK

Yine aldık havamızı,
Boş bıraktık tavamızı,
Balıkçılık davamızı,
Bırakalım, bırakalım...

Ne tutuldu ne de tuttuk,
Balık yemeyi unuttuk,
Bu hafta da hapı yuttuk,
Öbür haftaya bakalım.

Geldik yekine yekine,
Düşmedi ipin tekine,
Hak veriyorum Çekin'e,
Bu işe bir ad takalım.

Kimisi diyor delilik,
Kimisi diyor velilik,
Ey söğütlük ey çalılık,
Sizi kökünden yakalım.

Hava bozuk, ırmak haşin.
Yat evinde hazır aşın.
Levent nedir bu telaşın?
Aklına turplar sıkalım...

HÜSEYİN HİLMİ LEVENT

*Çekin: Avukat Ahmet ÇEKİN, balıkçı arkadaş, Amasya eski Belediye Başkanı.
"Biz oraya gittik, balık vermiyor gitmeyin" demişti, haklıymış....

Hüseyin Amca uzunca bir aradan sonra yine güzel bir anı ve güzel dizelerle geldin, hoşgeldin. Umarım daha sık görürüz bunları :). Yukarıdaki dizeler çok hoşuma gitti, son zamanlardaki bereketsizlikte bizim de aynı duyguları taşıdığımız kesin...

murataslan
27-02-2007, 15:25
Hüseyin Amca uzunca bir aradan sonra yine güzel bir anı ve güzel dizelerle geldin, hoşgeldin. Umarım daha sık görürüz bunları :). Yukarıdaki dizeler çok hoşuma gitti, son zamanlardaki bereketsizlikte bizim de aynı duyguları taşıdığımız kesin...
Merhaba abilerim kardeşlerim... Babam uzunca bir dönem sağlık problemlerinin üstesinden gelmeye çalışıyordu. Şimdi biraz biraz kendini toparlayabildi. Benim de final dönemleri vardı dolayısıyla yazamadık. İnşallah tekrar daha güzel yazılarla beraber oluruz. Bu arada birkaç resim yollayacağız inşallah tarayıcı bir tanıtalım bilgisayara.

Heinize iyi günler, bereketli avlar...

varior
27-02-2007, 15:42
Selamün Aleyküm,

Yayının yemine gelince, herşeyi yer demiştik. İşte bunların arasında sabun kalıpları, hatta yem sandığı her çeşit maddeyi yutar. Bir keresinde tuttuğumuz bir balığın midesinden küçük bir çocuk karalastik ayakkabısı çıkmıştı. Aç kalınca kendi cinsini bile yer ki, biz buna şahsen şahidiz. Akşamleyin tutup örüklediğimiz balık (sağlamca bir ipi galsamasından geçirip, suyun içinde bir çalıya bağlamak, canlı kalması için) iki saat sonra büyük bir baık tarafından yutulmuştu.


Hüseyin amca yazıların ve paylaşımın için teşekkürler,

Bir yerde okumuştum Bu Yayın balığının efsaneye göre bir zaman önceTerkos gölünde köylülerin tuzak olarak hazırladıkları bir keçiyi yuttuğunu, köylülerin iki traktörle zor çektiğini.. Ayrıca bunun dışında kaz ördek yavruları gibi su üstünde kalan hayvanları bir lokmada yuttuğunu.. :oha:

turna
27-02-2007, 17:45
Paylaşımınız için teşekkürler.

gokseldbuga
27-02-2007, 17:47
Komutanım , gelmiş geçmiş olsun,

katiti
27-02-2007, 21:14
Merhaba abilerim kardeşlerim... Babam uzunca bir dönem sağlık problemlerinin üstesinden gelmeye çalışıyordu. Şimdi biraz biraz kendini toparlayabildi. Benim de final dönemleri vardı dolayısıyla yazamadık. İnşallah tekrar daha güzel yazılarla beraber oluruz. Bu arada birkaç resim yollayacağız inşallah tarayıcı bir tanıtalım bilgisayara.

Heinize iyi günler, bereketli avlar...

Gelmiş, geçmiş olsun...

aserkansatı
27-02-2007, 21:15
Geçmiş olsun Hüseyin abi...

igmsva
27-02-2007, 21:20
hüseyin abi paylaşımlarını tekrar okumak güzel. bu ara geçmiş olsun abi..

MEHTERAN
28-02-2007, 04:12
Sevgili komutanım. Böğle uzun aralar verme ne olur. Geçmiş olsun, allah uzun uzun ömürler versin sana, Abi senin bilgilerine ihtiyacımız var yazılarını zevkle okuyoruz. Saygılarımla.

aganta borina borinata
28-02-2007, 07:36
Hüseyin amca yazıların ve paylaşımın için teşekkürler,

Bir yerde okumuştum Bu Yayın balığının efsaneye göre bir zaman önceTerkos gölünde köylülerin tuzak olarak hazırladıkları bir keçiyi yuttuğunu, köylülerin iki traktörle zor çektiğini.. Ayrıca bunun dışında kaz ördek yavruları gibi su üstünde kalan hayvanları bir lokmada yuttuğunu.. :oha:

savaş keçiyi bilemem ama eskiden seyhan nehrinde fareleri karabatakları aldığını çok gördüm...

benim çocukluğum kayalıbağ mahallesinde geçti ( tepebeğın aşağı tarafıdır. Atatürk'ün evinin olduğu kısım)... dolayısıyla ırmakta yakalanmış yayınları ve pulluları çok gördüm ki devasa büyüklükte olanları vardı...hatta "girne köprüsü" nün altına balık yakalamaya giderdik abimle birlikte... tabi o zamanlar ırmak iyice kirlenmeye başlamıştı ve zevk için "incir pullusu" yakalayıp geri salardık(büyük balıklardı)... mevsime göre "eski baraj" ın kapakları kapanıp ırmağın suyu kesildiğinde insanlar ırmağa inerek küçük göletlere sıkışmış yayınları pulluları yakalardı...inan bana çok büyüktüler... su tekrar bırakıldığında insanlar taşköprünün ve girne köprüsünün üzerinden balık yakalarlardı...hatta balık o kadar çoktu ki çırpma ile yukarı doğru çıkan kefallarin avı meşhurdu...

eski baraj ile santralin arasındaki bölümde harika balık çıkardı...hatta savaş bilirsin santralin yanında gölden santrale su bırakılan bi kanal var...piknik alanlarının orada...o kanalın ağzına yukarıdan baktığımızda yayınlar aklımızı başımızdan alırdı...

ama "regülatör köprü" yapıldıktan ve ırmağın tabanı tesviye edildikten sonra herşey değişti... artık regülatör köprüyle eski baraj arasında sadece küçük tahta pulluları çıkıyor...eski baraj ve santral arasındaki bölge balık avına tamemen kapatıldı...büyük gölde ise balık çok azaldı...ben şu anda büyük gölde sudağın dışında balık yakalamıyorum...ki ırmakta neredeyse sudak kalmadı... ıramağın aşağı taraflarındaysa sazan ve yayının dışında av yapmıyorum...hatta bu bölgede sekizbıyık (karabalık) bile kalmadı neredeyse...adana için durum vahim anlayacağın...bi çok kişi aksini söyleyebilir hala balık bol diyebilir...evet bol ama neye ve hangi döneme göre...

eskiden adanada tatlısuda 14 çeşit balık vardı şu an hatırladığım...daha sonra bunlara 3 çeşit daha katıldı...17 çeşit balık... şu an hemen hemen hepsi yakalanıyor... ama iyi şans ve doğru yerde olmak lazım... ama adetler ve boyutlar çok küçüldü... hatta bazıları artık yok (ör: ağzı büyük diye bi balık vardı (kocaağız) sen bu balığı görme şansı buldunmu bilemem...yayın iki çeşitti şimdi sadece "mezopotamya yayını" denen türü kaldı)durum vahim anlayacağın...

hüseyin amca umarım sağlık sorunları ortadan kalmıştır...geçmiş olsun...

rastgelsin...

CaTSiLeNcE
28-02-2007, 11:53
hüseyin amca güzel bir anıyı çok güzel bir şiirle süslemişsin teşekkürler .. gerçekten çok güzel bir şiir.. bu arada geçmiş olsun..

iesencan
11-07-2007, 12:24
Hüseyin Amca İlk önce geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.Sonrada Eski Nostalji kokan Fotoğraflarını bekliyorum.Saygılar Komutanıma...:D

DEHŞETBABA
21-12-2007, 19:22
bende osmaniyeden ömer sitede yeniyim bende ğecmiş olsun dileklerimle

Taygun KOCABIYIK
21-12-2007, 19:24
Hoşgeldiniz aramıza
imza kısmınızı doldurursanız hitapta kusur etmemiş oluruz.
İyi bayramlar