PDA

Tüm Versiyonu Göster : Zehirli balik çeşitleri ve korunma


shark1
15-12-2008, 20:57
Dünya denizlerinde yaşayan balık türlerinin 225 tanesinin aktif zehirli olduğu tahmin ediliyor. Türkiye denizlerindeyse yaklaşık 450 balık türünden yalnızca 26'sının aktif zehirli olduğu bildirilmiş durumda.
Aktif zehirli balıklar, genellikle diken gibi bir zehirleme aygıtına sahipler. Zehir dikenine, genellikle yavaş yüzen, dibe bağımlı yaşayan türlerde rastlanır. Dibe bağımsız yaşayan türlerdeyse bu tip uyumlar kuyruk bölgesinde bulunup, çok ender olarak gözlenir. Ayrıca tropik ve ılıman bölgeleri, zehirli balıklar açısından karşılaştırmak gerekirse: tropik bölgelerde ılıman denizlere göre daha fazla zehirli tür bulunduğu biliniyor. Ülkemiz sahillerinde bilinen en zehirli balıklarsa trakonyalar. Bu familyadan varsam balığı (Echiichthys vipera) gerek zehirinin şiddeti, gerekse plajlara yakın bulunması bakımından en tehlikeli balık olarak kaydedilmiş durumda.
Pasif zehirli balıklarsa, balığın yenmesiyle pasif olarak toksik etki yaratan grubu oluşturuyor. Zehirlerini etlerinde, kanlarında, deri ve yumurtalarında bulunduruyorlar. Bu tip balıkların ürettikleri zehirler insan için tehlikeli, hatta öldürücü düzeye varabiliyor. Ancak bazı türler, derileri yüzülerek yenildiklerinde ya da haşlandıklarında zehir etkilerini kaybediyorlar.
Trakonya, iskorpit gibi, zehir aygıtları sivri ve küçük olan balıkların çarpması sonucu oluşan yara çoğunlukla küçük çaplı, nokta şeklindedir. Zehiri uzaklaştırmak amacıyla yarayı kanatmak oldukça güçtür. Bu durumda yara steril bir kesici aletle genişletilmeli ve mümkün olduğuncakanatılmalıdır. Yarayı hemen tuzlu soğuk suyla yıkayarak zehirden arınması sağlanmalıdır. Soğuk, damarları büzerek zehirin yayılmasını önlediği gibi hafif bir anestezik etki de yapar. Turnike uygulamak da zehirin kan yoluyla vücuda dağılmasına engel olacağından yararlı olacaktır. Fakat kan dolaşımına tamamen engel olmamak için turnikenin beş dakikada bir gevşetilmesi gerektiği unutulmamalıdır.

DENİZLERİMİZDEKİ BAZI ZEHİRLİ BALIKLAR:

İğneli vatoz, rina balıkları, folya ya da çuçuna balıkları, inek burunlu vatoz ve kazıkkuyruk, ülkemizin zehirli kıkırdaklı balıklarıdır. Bu balıklar 30 cm'den 400 cm'ye kadar değişen vücut çaplarına sahiptirler. Yaşam alanları dibi kumlu, çamurlu, yani yumuşak zemini olan sığ sahillerden, derinliği 200 metreye kadar olan alanlara kadar değişir. Zehirleme aygıtı vücutla kuyruğun birleştiği bölgede bulunur. Zehirlenme, genellikle bu hayvanın üzerine yanlışlıkla basılması sonucu meydana gelir. Özellikle yazın dibi kumlu yerlerde denize girenler bu tür bir tehlikeyle karşı karşıya kalabilirler.
İĞNELİ VATOS:
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

Üzgün balıkları, iskorpitler, sokar balıkları, tiryaki balıkları ve trakonya balıklarıysa ülkemizin zehirli kemikli balıklarıdır.
Üzgün balıkları genelde derin sularda yaşarlar ve zehir etkileri diğerlerine göre çok azdır. Bu nedenle yüzücüler ve dalgıçlar için bir tehlike oluşturmazlar. Denizlerimizde 4 türü vardır. Boyları 5 - 50 cm arasında değişir.
Tiryaki balığı kumlu ve çamurlu zeminlerde kendini zemine gizleyerek sadece gözleri ve ağzın hemen yanında sahte yem olarak kullandığı deri parçası dışarıda kalacak şekilde yaşar. Zehir etkisi diğerlerine oranla daha azdır
İSKORPİT.
İskorpit balıkları ülkemizde trakonyalardan sonra en kuvvetli zehire sahip balıklardır. Boyları 5-50 cm arasında değişir. Ekonomik değeri yüksektir ve ülkemizde oldukça fazla miktarda tüketilir. Sırt, anal ve karın yüzgeçlerinin hepsi zehir bezleri taşır. Genelde kayalık alanları yaşam alanı olarak tercih ederler. En sığ yerlerden 2000 metreye kadar değişebilen çok geniş bir yayılım gösterirler[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

ÜZGÜN BALIĞI :
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

SOKAR BALIĞI :
Sokar balığı Kızıldeniz göçmenidir. Ekonomik değeri vardır. Boyu genellikle 15-20 cm arasında değişir. Diğer zehirli balıkların aksine otçul olarak beslenen tek zehirli balıktır. Sırt ve karın yüzgeçlerinin tümü zehir bezleri taşır. Bir ilginç özelliği de öldükten sonra bile zehirinin, etkisini dikenlerinde koruması. Bu yüzden balıkları ağdan alırken bile zehirlenmek mümkün.
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

TRAKONYA :
Trakonyalar veya çarpan balıkları, ülkemizin en zehirli balık grubunu oluşturur. Kumlu çamurlu zeminlerde kendilerini zemine gömerek yaşarlar. En sığ sahillerden 150 metre derinliğe kadar dağılım gösterirler. Genel olarak yazın sığ yerlere, kışınsa derinlere çekilirler. Sahillere yaklaştıkları dönem, deniz faaliyetlerinin yoğun olduğu yaz dönemine rastladığından yüzücüler, dalıcılar ve balıkçılar için tehlike yaratırlar. Birinci sırt yüzgeçleri ve solungaç kapağındaki yüzgeçler zehirlidir. Solungaç kapağının zehiri diğerine oranla 10 kat daha güçlüdür. Dinlenme halindeyken sırt yüzgeci ışınları yatık konumdadır. Ancak ürkütüldüğünde veya tahrik edildiğinde yüzgeç ve solungaç kapaklarını açarlar. Yapılan gözlemlerde, balığın, solungaç kapağı dikenlerini vücut eksenine göre 35-400 açabildiği izlenmiş durumda. En hafif dokunma bile bu balıkların kurbanlarını sokmaları için yeterli. Yapılan bir araştırmaysa, zehirlerinin 0,0004 ml'sinin 250 fareyi öldürebilecek güçte olduğunu ortaya koymuş.
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

TİRYAKİ BALIĞI:[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

Korunma Yolları:
Trakonya, üzgün, rina ve tiryaki gibi balıklar çoğunlukla kum ya da çamura tamamen gömülü olarak yatarlar. Bu tip balıkların yayılım gösterdiği plajlarda dolaşan insanlar için en büyük tehlike, balıkların üzerine basmaktır. Bu nedenle plajlarda yürürken ayağı zeminde sürümek balıkların ürküp kaçmasını sağlayacak ve tehlikeyi kısmen uzaklaştıracaktır. Bu tip balıkların çok yaygın olduğu plajlardaysa elde taşınacak bir sopa yardımıyla zemini yoklamak, balıkları ürküterek kaçıracaktır. Zehirli balıkların oluşturduğu bir diğer tehlike de, bu balıkların orta veya ağlarla yakalanması sırasında ortaya çıkar. Balık sudan dışarıya çıkarılırken, korunma içgüdüsüyle dikenlerini, solungaç kapaklarını açar. Bu yüzden zehirlenmeler genellikle dikkatsizce elleme nedeniyle balık ağdan ya da oltadan çıkarılırken ortaya çıkar.

Zehirli Balıkların Yol Açtığı ZehirlenmelerdeTedavi Yöntemleri:
Zehirli balık çarpmalarında tedavi acıyı hafifletme, zehirin etkisini önleme ve enfeksiyona karşı önlem alma yönünde gerçekleştirilmeli ve tedaviye zaman geçirmeden derhal başlanmalıdır.
1. Yarada gözle görülebilen herhangi bir diken, deri parçası veya yabancı bir cisim varsa yara temizlenmelidir.
2. Yarayı temizlemek amacıyla temiz içme suyu tercih edilmelidir, yoksa deniz suyu kullanılabilir.
3. Yaralanan bölge dayanılabilecek en sıcak suda 30-90 dakika bekletilmelidir. Acının devam etmesi durumunda sıcak su tedavisi tekrarlanmalıdır.
4. Kanama yoksa, yaranın üzeri kesinlikle kapatılmamalı; kanama varsa hemen durdurulmalıdır.
5. Yarada enfeksiyon belirtileri varsa bir tıp doktoru gözetiminde tedaviye başlanmalıdır.

dilki
15-12-2008, 21:16
Uğur abi verdiğin değerli bilgiler için teşekkürler!!!Kulağımıza küpe olsun!!!Eline emeğine bilgine sağlık!!!

phvedat
15-12-2008, 22:28
abi çok sağol
özellikle yaz döneminde TRAKONYA balığını oldukça fazla çekiyorum
en zehirlisi olduğunu bilmiyordum

gerence
15-12-2008, 23:14
Umarım herkes okur ve gerekli tedbirleri alır. Teşekkürler Uğur, çok yararlı bir derleme olmuş..:)

Taygun KOCABIYIK
16-12-2008, 08:16
Zehirli olmasada dişlerinden kendimizi sakınmamız gereken bir arkadaşta müren.
Çoğu zaman misinayı kesip iğneyi mideye indirsede bazen kıyıya-tekneye kadar gelebiliyor.
Böyle durumlarda pek samimi olmamak lazım biz genelde misinayı kesip geri salıyoruz.

delvel
16-12-2008, 10:12
abi paylaşım için teşk.ler. birde bizim burda cokca cıkan edreneke diye bir balık türü var özellikle acıkta keteze yapanlar için derini seven tehlikeli bir balık.. kimsenin oltasına gelmemesi dileğiyle...

seyirsubayi
28-12-2008, 21:22
dostum verdıgın degerlı bılgıler ıcın tsk ler ... balıgınız bol olsun

kıral kaptan
29-12-2008, 09:40
bu deyerli bilgiler için çok teşekürler

gerence
29-12-2008, 22:45
abi paylaşım için teşk.ler. birde bizim burda cokca cıkan edreneke diye bir balık türü var özellikle acıkta keteze yapanlar için derini seven tehlikeli bir balık.. kimsenin oltasına gelmemesi dileğiyle...

Fotoğrafı varmı bu balığın? belki biliyoruz da ,sizin o taraflarda ismi başka. İlk defa duydum:(
Bir fotoğrafını bulursan çok memnun olacağım dostum..:)

delvel
30-12-2008, 13:49
abi genelde dibi kumluk bölgelerde oluyor kafa kısmının arkasın da 3 tane dikenin ortasındaki dikeni diğerlerinden uzun ve siyah. balığın fotoğrafı şu an mevcut deil. 30 35 cm boya ulaşabiliyor ve yapısı kefali andırıyor. fotorafını bulursam en kısa zamanda ulaştırırım.

gerence
30-12-2008, 21:53
Arkadaşlar; zehirli balıkları çıplak elle tutmamak için aşağıdaki pense benzeri aletleri edinmenizi tavsiye ederim ya da benzerlerini...!
Güzel bir günü kötü bitirmemek için çok gerekli ;)


[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])

dilki
31-12-2008, 09:48
Yusuf abi gerçekten ilginç bir alete benziyor!!!
Siz kullanıyormusunuz???

gerence
01-01-2009, 20:00
Elbette kullanıyorum. Yakaladığım iskorpit, varsam ve trakonyaları, yukarıdaki sarı penseyle kafadan yakalayıp muhtemel bir yaralanmaya fırsat vermiyorum. 10 yaşımda trakonya sokmasının acısını hala unutmuş değilim:deli:

dilki
01-01-2009, 20:48
Geçmiş olsun yusuf abi!!!
O zaman en kısa zamanda edinilmesi gereken bir alet ne olur ne olmaz benim başıma gelmedi ama gelenleri tanıyorum gerçekten zor bir durum!!!