Eğer olursa

[TUNCAY ŞEKER]

bu yazım profesyonelleredir ve profesyonellerin bulunduğu sayfada da yayınladım,denizi seven onun için mücadele eden herkezi tenzih ederim.bu gün bu balık yasağı uzarsa,hem balıkçılığı hemde dto daki görevimden istifa edeceğim.balıkçılığıda bırakacağım ve balık dahi yemeyeceğim.bu sektör artık ş*****lerin ve yalancıların at oynattığı,para içinde o ş*******lere çanak tutanların sektörü olmuş.kimin için ne için uğraşıcam,balık bitmiş kimin umrunda?deniz kirli kimin umrunda?sadece ağlama,acıtasyon ve yalan dolan,katrilyonların döndüğü bir sektörde herkez açsa orada birçok yanlış var demektir.yanlışı yapanda onun içinde çalışananlardır,bu sektör bu hale düşmüşse bunun sorumlusu da bundan ekmek yiyendir,kimse ben iyiyim demesin bende dahil,iyi olsaydık bu durumlara düşmezdik,dardanele,saguna,akva deme vs.köle olmazdık.köleliğin kader olduğu bir toplumda başkanlık yapmanın veya uğraşmanın bir anlamı olmaz bu güne değinde olmadı.bundan sonrada olacağına inanmıyorum.kimin için uğraşıyoruz?kime yaranıyoruz?mazot verilmesine vesile olduk mazot sattılar,o veya bu sorunları için mücadele ettik,işi bitti selam vermedi,torik balığını marmarada 1 ocaktan itibaren yasak ettik gittiler açtılar bir kişi köseyi döndü,kim verdiği sözde durdu?bu sektörde dürüst kaç kişi var?bu işler birkaç kişiyle olmuyor,bu sektör adam olsa zaten yalel bakanı getirtmez,yalel sezon açılışında kürsüye çıkıp konuşamaz,bu sektör adam olsa yalele köle olmaz.belkide çok tepki alacak bu yazım,kusura bakmayın beyler bunların hepsi doğru ve kimin ne dediğide artık umrumda deyil.bu sektör benim için bitti ve bir kez daha söylüyorum buğün bu sezon uzasın yemin ediyorum bu işi bırakacağım ve tüm üyesi olduğum kurum ve kuruluşlardan istifa edeceğim.inanın balık bile yemeyeceğim.hepinize şimdilik hayırlı işler.belkide elveda bile diyebilirim bugün

[Necati ARAT]

Tuncay abi seni anlıyorum.. İşallah bu kadar çaba boşa gitmez..
Senin bizim gibi bu işe aşık olanlar pes ederse ortalık iyice onlara kalır..
Pes etmek yok ..Yol gösteren biri olmalı..Hırsla kalkan zararla oturur.

Not : yazında bazı bölümleri çıkardım..
Forum selameti açısından iyi olacak umarım anlayışla karşılarsın..

[Murat ADAK]

Tuncay abi sezi anlıyorum ama Necati abininde dediği gibi sizingibi mücadele eden iyiniyetli ve işi bilen kişiler bu işin arkasını bırakırsa meydan onlarakalır.
Ortaya koyduğunuz mücadelede yarım kalır.
Bu tip kişilerinde istediğide bu zaten.
Bıktırma politikası.
Mücadeleye devam abi.
Bu güne kadar verdiğiniz mücadele içinde ayrıca sizi tebrik ederim.
Sizi herzaman aramızda görmek isteriz.
Saygılarımla.

[xnode]

[Only Registered Users Can See Links]

Bana göre;

Esas mesele balık sezonlarından değil, suları kirletme, bilinçsiz ve hoyratça avlanma tekniklerinden kaynaklanıyor. Çünkü avlanma yasağı, bahsettiğim faktörlerin bir sonucunun yansıması.
Türkiye gibi iç denizlere kıyı bir ülkede TROL VE TOPLU KIYIM AVCILIĞI YASAĞININ GÖZ AÇTIRMADAN UYGULANMASI GEREKİR. Ancak maalesef ki, bizim deniz polisimiz ve özellikle sahil güvenlik ekiplerimizin tam olarak ne iş yaptığı muammadır. Zıpkınla dalan adam, oltayla balık tutan adam yakalanır fakat koca trol tekneleri nasılsa? cirit atarlar.. Yılda onbinlerce pakistanlı afganistanlı kaçak göçmen sınırlardan geçer teknelerle yunanistana kaçar, teknesi alabora olup ölen yüzlercesi olmasa haberleri bile olmaz, ama sahil güvenlik ekipleri şık tulumları, rayban gözlükleri ve hızlı giden zodiac botları ile plaj açıklarında, tatil beldelerinde akrobasi şovları yaparak sözümona sahil güvenliğini ( ! ) sağlarlar.

Zaten küresel ısınma ve dolayısı ile denizlerin ısınması nedeniyle balık türlerinde ciddi bir azalma ve yer değiştirme mevcut. Bir de buna; trol tekneleri ve dip tarayan diğer ekipmanların eklenmesi ile yavru balıkların yaşamasına ve üremesin imkan bırakılmamaktadır. Normal şartlarda doğal ortamda 1 milyon yumurtadan maksimum 10-20 tanesi erişkin bir birey haline dönüşebilirken, biz bunları da yok ediyoruz... Daha da kötüsü, bunları engellemekle görevli görevlilerimizin bunlarla pek alakaları yok. Çünkü konuyu yeterince ciddi bir konu olarak görmüyorlar.. Bunu biliyorum.. Yahu günde 20 tane adam çatışmada ölüyor, sen kalkmışsın balıktan böcekten bahsediyorsun diyen omuzu kalabalık bir asker tanımıştım zamanında.. Zihniyet bu olunca, koruma olmuyor elbet..

İyi düşünmek gerekir. Rusya Karadeniz'de takır takır balık avlarken, bizim balıkçılarımız eli boş dönüyor... Sonra kalkıp balık Rusya'ya Ukrayna'ya kaçtı diye kendilerini aa vutuyorlar. Yunanistan deli gibi balık avlarken, bizim oltaya kayabalığından başka şey vurmamaya başladı. Kıyıdan balık avcılığı filan tarih oluyor. Bu balıkların hepsi birden bize küsmüşte, karşı kıyılara mı gidiyorlar acaba ? Tıpkı bir dönem ülkenin askeri-militer yapısından dolayı herkesin bize düşman olduğunu zannetmemiz ve kendimizi buna inandırmamız gibi, balıklar da bize düşman mı olmuşlar ? Bizim hiç mi suçumuz yok ? Ve sorumluluk merciinde olanların..

Netice itibarıyle;
Avlanma yasağının uygulanmasını kesinlikle destekliyorum.. Cumhuriyet tarihinden bu yana Türkiye'ye denizden hiçbir saldırı olmamıştır. Sahil güvenliğin artık kelalaka işlere, alakasız korkulardan öte, somut problemlerle ilgilenmesi gerekir diye düşünüyorum. Eğer denetimlerle maksimum seviyeye çıkarılır, su kirliliği yaratan faktörler elimine edilir, hoyraça ve haalı avlanan ve hatta katliam yapan sektör çalışanları ağır bir biçimde cezalandırılırsa AVLANMA YASAĞI'NA GEREK DAHİ OLMAYACAĞINI BİLİYORUM.

Saygılarımla;

[Necati ARAT]

[Only Registered Users Can See Links]

Bana göre;

Esas mesele balık sezonlarından değil, suları kirletme, bilinçsiz ve hoyratça avlanma tekniklerinden kaynaklanıyor. Çünkü avlanma yasağı, bahsettiğim faktörlerin bir sonucunun yansıması.
Türkiye gibi iç denizlere kıyı bir ülkede TROL VE TOPLU KIYIM AVCILIĞI YASAĞININ GÖZ AÇTIRMADAN UYGULANMASI GEREKİR. Ancak maalesef ki, bizim deniz polisimiz ve özellikle sahil güvenlik ekiplerimizin tam olarak ne iş yaptığı muammadır. Zıpkınla dalan adam, oltayla balık tutan adam yakalanır fakat koca trol tekneleri nasılsa? cirit atarlar.. Yılda onbinlerce pakistanlı afganistanlı kaçak göçmen sınırlardan geçer teknelerle yunanistana kaçar, teknesi alabora olup ölen yüzlercesi olmasa haberleri bile olmaz, ama sahil güvenlik ekipleri şık tulumları, rayban gözlükleri ve hızlı giden zodiac botları ile plaj açıklarında, tatil beldelerinde akrobasi şovları yaparak sözümona sahil güvenliğini ( ! ) sağlarlar.

Zaten küresel ısınma ve dolayısı ile denizlerin ısınması nedeniyle balık türlerinde ciddi bir azalma ve yer değiştirme mevcut. Bir de buna; trol tekneleri ve dip tarayan diğer ekipmanların eklenmesi ile yavru balıkların yaşamasına ve üremesin imkan bırakılmamaktadır. Normal şartlarda doğal ortamda 1 milyon yumurtadan maksimum 10-20 tanesi erişkin bir birey haline dönüşebilirken, biz bunları da yok ediyoruz... Daha da kötüsü, bunları engellemekle görevli görevlilerimizin bunlarla pek alakaları yok. Çünkü konuyu yeterince ciddi bir konu olarak görmüyorlar.. Bunu biliyorum.. Yahu günde 20 tane adam çatışmada ölüyor, sen kalkmışsın balıktan böcekten bahsediyorsun diyen omuzu kalabalık bir asker tanımıştım zamanında.. Zihniyet bu olunca, koruma olmuyor elbet..

İyi düşünmek gerekir. Rusya Karadeniz'de takır takır balık avlarken, bizim balıkçılarımız eli boş dönüyor... Sonra kalkıp balık Rusya'ya Ukrayna'ya kaçtı diye kendilerini aa vutuyorlar. Yunanistan deli gibi balık avlarken, bizim oltaya kayabalığından başka şey vurmamaya başladı. Kıyıdan balık avcılığı filan tarih oluyor. Bu balıkların hepsi birden bize küsmüşte, karşı kıyılara mı gidiyorlar acaba ? Tıpkı bir dönem ülkenin askeri-militer yapısından dolayı herkesin bize düşman olduğunu zannetmemiz ve kendimizi buna inandırmamız gibi, balıklar da bize düşman mı olmuşlar ? Bizim hiç mi suçumuz yok ? Ve sorumluluk merciinde olanların..

Netice itibarıyle;
Avlanma yasağının uygulanmasını kesinlikle destekliyorum.. Cumhuriyet tarihinden bu yana Türkiye'ye denizden hiçbir saldırı olmamıştır. Sahil güvenliğin artık kelalaka işlere, alakasız korkulardan öte, somut problemlerle ilgilenmesi gerekir diye düşünüyorum. Eğer denetimlerle maksimum seviyeye çıkarılır, su kirliliği yaratan faktörler elimine edilir, hoyraça ve haalı avlanan ve hatta katliam yapan sektör çalışanları ağır bir biçimde cezalandırılırsa AVLANMA YASAĞI'NA GEREK DAHİ OLMAYACAĞINI BİLİYORUM.

Saygılarımla;

Cem kardeşim harika bir mesaj resmen içini dökmüşsün yüreğine sağlık..
Seni tebrik ederim..
Teşekkürler..
İşte düşünce bu olmalı...

[alpargun35]

bu yazım profesyonelleredir ve profesyonellerin bulunduğu sayfada da yayınladım,denizi seven onun için mücadele eden herkezi tenzih ederim.bu gün bu balık yasağı uzarsa,hem balıkçılığı hemde dto daki görevimden istifa edeceğim.balıkçılığıda bırakacağım ve balık dahi yemeyeceğim.bu sektör artık ş*****lerin ve yalancıların at oynattığı,para içinde o ş*******lere çanak tutanların sektörü olmuş.kimin için ne için uğraşıcam,balık bitmiş kimin umrunda?deniz kirli kimin umrunda?sadece ağlama,acıtasyon ve yalan dolan,katrilyonların döndüğü bir sektörde herkez açsa orada birçok yanlış var demektir.yanlışı yapanda onun içinde çalışananlardır,bu sektör bu hale düşmüşse bunun sorumlusu da bundan ekmek yiyendir,kimse ben iyiyim demesin bende dahil,iyi olsaydık bu durumlara düşmezdik,dardanele,saguna,akva deme vs.köle olmazdık.köleliğin kader olduğu bir toplumda başkanlık yapmanın veya uğraşmanın bir anlamı olmaz bu güne değinde olmadı.bundan sonrada olacağına inanmıyorum.kimin için uğraşıyoruz?kime yaranıyoruz?mazot verilmesine vesile olduk mazot sattılar,o veya bu sorunları için mücadele ettik,işi bitti selam vermedi,torik balığını marmarada 1 ocaktan itibaren yasak ettik gittiler açtılar bir kişi köseyi döndü,kim verdiği sözde durdu?bu sektörde dürüst kaç kişi var?bu işler birkaç kişiyle olmuyor,bu sektör adam olsa zaten yalel bakanı getirtmez,yalel sezon açılışında kürsüye çıkıp konuşamaz,bu sektör adam olsa yalele köle olmaz.belkide çok tepki alacak bu yazım,kusura bakmayın beyler bunların hepsi doğru ve kimin ne dediğide artık umrumda deyil.bu sektör benim için bitti ve bir kez daha söylüyorum buğün bu sezon uzasın yemin ediyorum bu işi bırakacağım ve tüm üyesi olduğum kurum ve kuruluşlardan istifa edeceğim.inanın balık bile yemeyeceğim.hepinize şimdilik hayırlı işler.belkide elveda bile diyebilirim bugün


Sayın Tuncay Şeker,yukarıda yazdıklarınız ''yol göstermedir,ders vermedir.!!!
'Solcunun,ezilene sahip çıkmasıdır,eşitliktir,'sağcının,devletini milletini ,vatanını sevmesidir,islamcılıktır,ALLAH'INI,peygamberini sevmektir,haktan ,hukuktan yana olmaktır.!.
Türk olmanın tarifidir bu.!!!
Hayırlara,doğruya vesile olması temennilerim ile,selamlar,saygılarımla...!

[Anıl ÜNALAN]

Tuncay abi çalışmaların gerçekten çok güzeldi umarım etkili olur ama etkisiz olursada havlu atmanı inan hiç istemiyorum çünkü bizim gibi gençlerin önünde gidebilicek isimlere her zaman ihtiyaç var.

Cem abi yazını tebrik ederim gerçekten çok güzel yazmışsın, ellerine sağlık ;)