erkepli
08-07-2011, 09:58
Merhaba arkadaşlar,
İki gün üst üste yaptığım avları sizlerle paylaşmak istedim.
Tekirdağ'da öğretmen olan kardeşim tatil nedeniyle Alanya'ya geldi.
Önceleri kıyıda levrek avlamayı severken, son dönemlerde benim yaptığım jig avlarını görünce jige merak saldı.
Hastalığımızın kaynağı olan babam, kardeşim ve ben 'Hadi bugün beraber jige çıkalım' dedik. (6 Temmuz)
Meraya vardığımızda kardeşim 'Siz biraz yapın ben önce izlemek istiyorum' dedi.
Çalışmaya başladık ...
Henüz yeni başlamıştık ki babam 'Yakaladım !' dedi .
Sevindik ..
Erkenden balığı bulduk diye düşündük.
O anda makine kolunun azizliğine uğrayan babam, balığı kaçırdı.
Üzüldük ama yapacak birşey yoktu.
Çok zaman geçmeden, aynı yerden ben 1 kiloluk bir arap aldım.
Merayı değiştirdik.
Sonarda 57 metrede bir balık gösterdi.
Hayatımın en hızlı tornistanını yaparak balığın üstünde durmaya çalıştım.
Ve hemen jigleri gönderdik.
Çok geçmeden o eşi benzeri olmayan hissi yaşadım.
Kamışta beliren yük görüğümüz balığın ta kendisiydi.
[Only Registered Users Can See Links]
Dün, yani 7 Temmuz'da bir gün önceki balılara çok sevinen kardeşim sabahtan iş yerime geldi ve 'abi bugün de çıkalım mı' dedi.
Yorgun olmama rağmen onun o hevesini görünce kıramadım olur dedim.
Yaşlı balıkçıya da haber verdik (babam).
O da olur dedi.
Saat 15.00 gibi çıktık.
Aynı meraya vardık ve hazırlıklarımızı tamamladık.
Ekranda hiçbirşey görünmüyordu ama ben oranın verimli bir yer olduğunu biliyordum.
Babam ve kardeşim jiglerini aşağıya bırakmışlardı bile.
Benimse en büyük fobim gerçekleşmiş, jig tabana değdiği anda telefonum çalmaya başlamıştı.
Kamışı dizimin üzerine koydum, bir yandan telefonla konuşuyor, bir yandan da jige hareket vermeye çalışıyordum.
O anda aklımdan da 'bir de balık gelirse tam olur şimdi' diye düşündüm.:deli::deli:
Ve aynen öyle oldu.
Telefonu da elimden atmışım farkında değilim :)
Fazla uzatmayayım gerisini videoda izleyeceksiniz zaten ...
Hepinize sağlıklı, mutlu, bol avlı günler dilerim.
[Only Registered Users Can See Links]
İki gün üst üste yaptığım avları sizlerle paylaşmak istedim.
Tekirdağ'da öğretmen olan kardeşim tatil nedeniyle Alanya'ya geldi.
Önceleri kıyıda levrek avlamayı severken, son dönemlerde benim yaptığım jig avlarını görünce jige merak saldı.
Hastalığımızın kaynağı olan babam, kardeşim ve ben 'Hadi bugün beraber jige çıkalım' dedik. (6 Temmuz)
Meraya vardığımızda kardeşim 'Siz biraz yapın ben önce izlemek istiyorum' dedi.
Çalışmaya başladık ...
Henüz yeni başlamıştık ki babam 'Yakaladım !' dedi .
Sevindik ..
Erkenden balığı bulduk diye düşündük.
O anda makine kolunun azizliğine uğrayan babam, balığı kaçırdı.
Üzüldük ama yapacak birşey yoktu.
Çok zaman geçmeden, aynı yerden ben 1 kiloluk bir arap aldım.
Merayı değiştirdik.
Sonarda 57 metrede bir balık gösterdi.
Hayatımın en hızlı tornistanını yaparak balığın üstünde durmaya çalıştım.
Ve hemen jigleri gönderdik.
Çok geçmeden o eşi benzeri olmayan hissi yaşadım.
Kamışta beliren yük görüğümüz balığın ta kendisiydi.
[Only Registered Users Can See Links]
Dün, yani 7 Temmuz'da bir gün önceki balılara çok sevinen kardeşim sabahtan iş yerime geldi ve 'abi bugün de çıkalım mı' dedi.
Yorgun olmama rağmen onun o hevesini görünce kıramadım olur dedim.
Yaşlı balıkçıya da haber verdik (babam).
O da olur dedi.
Saat 15.00 gibi çıktık.
Aynı meraya vardık ve hazırlıklarımızı tamamladık.
Ekranda hiçbirşey görünmüyordu ama ben oranın verimli bir yer olduğunu biliyordum.
Babam ve kardeşim jiglerini aşağıya bırakmışlardı bile.
Benimse en büyük fobim gerçekleşmiş, jig tabana değdiği anda telefonum çalmaya başlamıştı.
Kamışı dizimin üzerine koydum, bir yandan telefonla konuşuyor, bir yandan da jige hareket vermeye çalışıyordum.
O anda aklımdan da 'bir de balık gelirse tam olur şimdi' diye düşündüm.:deli::deli:
Ve aynen öyle oldu.
Telefonu da elimden atmışım farkında değilim :)
Fazla uzatmayayım gerisini videoda izleyeceksiniz zaten ...
Hepinize sağlıklı, mutlu, bol avlı günler dilerim.
[Only Registered Users Can See Links]