Balayındaki Orfozlar
 

Balayındaki Orfozlar 26.08.11, 14:02


-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
07.09.11, 13:20

Yalçın abi 1980 li yıllarda Süngercilik hızlanmıştı.Biz bu işlerden anlamazdık sahibi eski Gökçeadalı bir Rum vatandaşımız olan Neptün isimli bir dalış teknesi vardı bu tekneden ayrılan dalış hocam yılların dalgıcı Angeli SOTRİ bizim teknede işe başladı ve bizleri bu işlere ufaktan alıştırmaya başladı o zamanlar hortumculuk ve dümen tutmakla işe başlamıştım.Tek dalgıç çalışırken zamanla 2 dalgıç oldular o zamana kadar şu an Yunanistana göç etmiş olan Angeli akşamları yemelik bir kaç parça balıktan başka balığa zıpkın atmamıştı. Ne zaman bizim elemanlar dalmaya başladı katliamda başladı süngerden ziyade Orfoz bazı günler 1.000 Kg. gibi rakamlara ulaşan orfoz vurulmaya İstanbul'a gönderilmeye başlandı. Bu esnada bende ufaktan dalarak sünger vardiyasına girmiştim. İnan bu bölge akvaryum misali idi kayalık meralarda zaman zaman 50 kg. ağırlıklarda orfozlara rastlanıyordu. İşkinaların 12 kg.'lık olanlarını o dönemde gördüm. Bu insanların yaşam tarzı ve ahlak anlayışları bizlere göre çok farklı bir anlayış. Belki 50 senedir bu bölgelerde dalış yapan Rumlar bu orfozu tüketip bitirmediği halde ne zaman bizimkiler işe el attı tekne sayısı arttı 5 sene içinde meralar tuz buz oldu gece dalışı dahil bu meraları silip süpürdüler bu kültüre ve bilince bizler ne zaman ulaşırız bilemiyorum. Ancak aramızda bir farklılık olduğu kesin gibi... TİRYAKİ 52


Çanakkale'dede biri var. Nargile ve gece lambayla sabaha kadar dalıp. Bir gecede 500kg. Orfoz, Bir gecede 400kg. Levrek, Bir gecede 450kg. Böcek İstakoz alan, Akya Sarıkuyrukları ( 1 gecede 14 tane, 1 tanesi 78 Kg. gelen) pas geçtim. Türkiye'dede ilk lamba işini yapan Dr. Zareh Magar diye biliyorum. Bir gün adaya yolcu motorunda giderken yanına kasıtlı bordaladım, (lamba için) biraz haşlamıştım. Birde Bozcaada'da gene nargileli biri vardı. 30 Sene Seddülbahir'de kılavuz kaptanlık yapan biri galiba "Kerim" diyorlardı. Esnafından dinlemiştim. Küçükyalı'danda Arif vardı onuda az paylamadım. onun gerekçeside trol gırgır denizin anasını belleyecek, balığın tohumunu kuratacak bende seyretçem öylemi. Ben buna ne diyeyim. Neyse sonra o işi bırakıp galiba su altında iskele batık çıkarmaya döndüğünü duymuştum. Söylediğim hiç bir şeyi iş olsun diye saydırmıyorum. Herkes yapsın denesin yapmadıysanız yaşamıyorsunuz derim.

Ancak: 1) Derinlik 10-12mt.'yi geçmeyecek,
2) Lamba; Gecesi gündüzü ASLA olmayacak. Tüpü nargilesi tartışmıyorum bile.
3) Zamanıda 1 Temmuz- 1 Kasım aralığı olacak.
4) Asla balık satamaz.

12 mt.'den sığlığa doğru, sırtını kaşısın kıyıya yanlayanları alsın ama kilere dokunmayacak. 4 şıkkı genel çerçeveye oturt herkes girsin vursun. Girersem çıkamam. Keseyim. Ahlak anlayışı, kültür hiç bir zaman göremeyiz. Boşunamı "Mavi Devrim" "Mavi Sirküler" "Mavi Seferberlik"
"Mavi Anayasa" "Mavi Açılım" diyoruz. "Mavi Anayasa" yıldırım hızıyla eksiksiz yazılmalı onun dışında hepsi beyhude zaman kaybı, maalesef!!?

teşekkürler büyük üstad paylaşım çok güzel her zaman ki gibi.

kaybolduğum yok üstad kılıbıklık işte bazen p.c geçme fırsatı bulamıyorum ev ahalisi muhalefeti diyelim :D:D:D:D