Konu: İri sazan.
Yalnız Mesajı Göster
Eski 17-08-2006, 11:15   #15
aganta borina borinata
Guest
 
Mesaj Sayısı: n/a
Varsayılan

Aslında sazan, gerçeği söylemek gerekirse üzerinde fazla düşünülecek kadar kurnaz bi balık değildir…türkiye’nin hemen hemen her yerinde bulunur…iştahını açacak şekilde kokan ve tabiri caiz ise taştan yumuşak her şeye vurur…bahsedildiği gibi çok güçlü ve oltaya karşı çok fazla direnç gösteren (cüssesine göre diğer bi çok balıkla kıyaslandığında) bi balık değildir…

Ben Güven beyin sorusuna yanıt olabilsin diye sazanın oltaya ilk vuruşunda balıkçının ellerine yolculuğunu tecrübelerimden yola çıkarak anlatacağım…avı konusunda sitede yeterince ayrıntılı bilgi var zaten…

Sazan yemi bi çok balık gibi koklayarak bulur hatta kokmayan bi yemin yanından onu fark etmeden geçip gidebilir…eğer yem sazanın ağzına alabileceğinden daha büyükse onunla oltaya hissettirmeden bi süre oynar (hissettirmemesi iyidir yoksa balıkçıyı yanıltabilir) daha sonra büyük yemin (ki bu sadece sazanın ilgisini çekmek için kullanılır genelde) etrafındaki daha küçük yemi ağzına alarak onu biraz geveler…daha sonra ani-hızlı-güçlü bi hareketle ilerlemeye çalışır işte o an balıkçının oltaya doğru heyecanla harekete geçtiği andır…hatta eğer olta kıyıda sağlam durmuyorsa (zil-ve şiş) onu suya çeker ama alıp uzağa götürmez…bu sadece ilk hareketin şiddetinden olur…balık iğneye takılmıştır…daha sonra bulunduğu yerden genelde ayrılmayarak güçsüz kafa darbeleriyle iğneyi ağzından atabilmek için zayıf çabalarda bulunur; hatta bunlar; oltayı çekmeden elinizde tuttuğunuzda küçük bi balığın oltaya vurmasına-oynamasına benzer ( balık çok büyük olsa bile genelde bu anda hissedeceğiniz budur ve zil çok hafif şekilde çalmaya devam eder)…aslında önemli an bu andır oltaya müdahalede etmede geç kalınmazsa sorun yok – eğer ağzın üst tarafından yakalanmışsa genelde yine sorun olmaz; ama ağzın alt tarafından yakalanmışsa bu güçsüz kafa darbeleri hassas olan alt dudağı iğnenin çıkabileceği kadar yırtarak balığın kaçmasına neden olabilir…

Eğer kıyaslanacak olursa 300 gr.lık bi çupra 2 kg.lık bi sazandan daha gülü asılır oltaya üstelik bu asılmaların sürekliliği de yoktur şiddetlenir ve boşalır (son 5-6 metreye kadar bu genelde böyle olur)…sazanı yakalamak değil ama çekmek biraz tecrübe ister…dediğim gibi iğne ağzın üst tarafına takılmışsa ya da yutmuşsa kolay kolay çıkmaz ama alta takıldığı göz ardı edilmemelidir ve genelde de alta takılır…bundan dolayı yavaş yavaş çekilmelidir bu hem balığı telaşlandırmaz hem de ağzının yırtılma olasılığını en aza indirir…sazan oltayı pek gezdirmez aksine sırtını karaya dönerek oltayı derinlere doğru çeker ve etrafında yosunluklar varsa hiç affetmeden dalar içine ve büyük bi ihtimalle balığı kaybedersiniz (böyle bi durumda balığı çekmeye çalışmak anlamsızdır, balığı kendi kendine çıkması beklenmelidir…eğer çıkmıyorsa ne isterseniz deneyebilirsiniz)…balığı oltaya en fazla direnç göstermesi son 5-6 metrede başlar (can havli) en çok bu mesafede dikkat edilmelidir..çünkü balığı kaçıranlar genelde bu mesafede kaçırırlar…sazan oltaya asıldığında hafife alınmamalıdır; iğneyi açabilir, misinayı kopartabilir, olta elinizden düşebilir ya da söylediğim gibi ağzı yırtılarak kaçabilir… sazan oltaya asıldığında siz boşluk bırakmadan salmalısınız direnci düştüğünde çekmelisiniz…dediğim gibi son 5-6 metrede balık bütün gücünü ortaya koyar hatta son 1-2 metrede balığı kepçeyle almak daha doğru olur…

Eğer balığı tuttuğunuz gölü içinde muhafaza ederseniz yengeç parçalayana kadar yada açlıktan ölene kadar balık yaşayacaktır…hatta evinize canlı olara ulaşabilecek kadar güçlü olabilir ( tabi ki evinizin mesafesi önemlidir)…eğer tuttuğunuz bölge aşırı yosunluysa balığın derisini yüzerek pişirmeniz yosun kokusunu azaltacaktır…

Sanırım çok uzattım…eğer bu satırı okuyorsanız oldukça sabırlısınız demektir (ki bu balıkçıda şarttır) sabrınızdan dolayı teşekkür ederim…bunlar sazan hakkındaki bana ait izlenimlerdir…farklı gözlem yapan arkadaşlar da mutlaka vardır…

Rastgelsin…
  Alıntı Yaparak Cevapla