Devlete hitabe (taşınmıştır)

Devlet'e Hitabe
[2 Ocak 2006 tarihli Radikal gazetesinde yayınlandı]

Ey Türk devleti, birinci vazifen, vatandaşlarına hürmet ve hizmet etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temelin üzerine kurulu demokratik düzen, senin en kıymetli hazinendir.

Geçmişte olduğu gibi bugün de seni bu vazifenden saptırmak, seni vatandaşlarına hürmet ve hizmet yerine tahakküm etmeye davet edenler olacaktır. Kendi ideolojik saplantıları veya çıkarları nedeniyle demokrasi düşmanı kimi güçler ve vatandaşlarına hep tepeden baktıkları için hiçbir zaman onların teveccühünü ve oyunu kazanamamış bir kısım siyasiler, seni milletin meşru temsilcilerine karşı tahrik etmeye çalışabilirler. Milletin iradesini, cebren ve hile ile safdışı bırakmaya kalkabilirler.

Bu demokrasi düşmanlarını dinlemeyecek, elinin tersi ile iteceksin. Vatandaşın iradesini her şeyin üstünde tutacak, bu iradeden başka bir yerden icazet almayacaksın. Demokrasiye ihaneti, en büyük suç sayacaksın.

Dahası, vatandaşların her ne görüşte, inançta ve kimlikte ise, onları öyle kabul edip haklarına saygı gösterecek, hiçbirini hor görmeyeceksin. Kimsenin inancına, diline, kültürüne ve yaşam biçimine karışmayacaksın. Vatandaşlarının başörtüsüne de mini eteğine de, camisine de meyhanesine de müdahale etmeyeceksin. 'Kamusal alan' dediğin ve adı üstünde 'kamu'ya, yani halka ait olan alana, bütün vatandaşlarını buyur edecek, hiçbirine hürmette kusur etmeyeceksin.

Eleştiri almayı bileceksin. Eğer birileri sana kalkar da "geçmişte şöyle hatalar yaptın" derse, onu hapse atıp susturmaya kalkmayacak, dinleyeceksin. Her devlet hata yapar, sen de yapmışsındır, bunu kabul etmekten çekinmeyeceksin. Mağrur olmayacaksın; dedelerimizin dediği gibi, "senden büyük Allah var". Ve dahası, muasır ecnebilerin dediği gibi, Allah'ın her insana bahşettiği, çiğnenemez, kaldırılamaz "insan hakları" var. Bu hakları kendi egemenliğinin üstünde görecek, ancak bu haklara olan saygın nispetinde meşru bir egemenliğe sahip olacağını unutmayacaksın.

Halkının egemenliğinin seninkinin üstünde olduğunu bileceksin. Eğer halkın ve onun meşru temsilcileri, senin egemenliğinin bir kısmını uluslararası kurumlara devretmeye karar verirlerse, buna direnmeyecek, bu yola taş koymayacaksın. Kendini, vatandaşlarını daha özgür, güvenli ve mutlu yapmaya adayacak, bunun için var güçle çalışacaksın.

Muhtaç olduğun kudreti, bugüne dek boşa harcadığın kaynakları verimli kullanmaya başlayarak toparlayabilirsin. Vatandaşlarını takip edip fişleyerek, onları binbir türlü yöntemle "hizaya getirmeye" çalışarak, verimsiz ekonomik tesisler açıp bunları inadına ayakta tutarak, kendi kurumlarını "arpalık" haline getirerek veya yolsuzluklara göz yumarak çarçur edilmiş kaynakları; artık sadece ülkeni kalkındırmaya ve vatandaşlarının eğitim, sağlık ve refah düzeylerini geliştirmeye kullanacaksın.

Bütün bunları yaparsan, hem kendi vatandaşlarının hem de uluslararası camianın güven ve saygısını kazanmış, dolayısıyla 80 küsur yıldır seni endişelendiren müstevlilerden, dahili ve harici bedhahlardan kurtulmuş olursun. Rahata erip huzura kavuşursun.

Aslında son yıllarda tüm bu hedeflerde önemli adımlar attın, az zamanda büyük işler başardın. Ama yolun daha yarısındasın. 2006'da lütfen geriye değil, ileriye doğru yürü. Başaracağına tüm yüreğimle inanıyorum ve arkandayım.

Bir vatandaşın

bir teşekkür mesajı atmıştım ama sanırım bu yazı sadece teşekkürle geçiştirilemez.birde ayağa kalkıp alkışlamak lazım.

[discus]

helal abi sana...ellerine sağlık inşallah asıl okuması gerekenlerde okur bunu...

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] da yayımlandı

lan, ananı da al git,
elhamdülillah şeriatçıyız ,
Şehitler=kelleler
her 10 Kasımda yaygara kopartılıyor
İçki yasaklansın
Mayo reklamı şehvet sömürüsüdür
Türkiye kendine din olarak Kemalizmi almış başka hiçbir dine hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte ettirmiştir....
Demokrasi bizim için bir araç değil amaçtır amacımıza ulaşana kadar....,demokrasi bizim için tramvaydır istediğimiz yerde ineriz,
Yolumuzun üzerine bir inek oturmuş, yolumuzu kapatmaktadır...İneği yolumuzdan önce lafla, usul usul sonra evelallah sizlerin yardımıyla artık nasıl olursa nasıl denk gelirse kaldıracağız..
Hem laik hem Müslüman olunmaz ya laik olacaksın ya Müslüman..
Referansımız İslamdır tek hedefimiz İslam devletidir,
29Zilkade 1421, oğlunun nikah davetiyesindeki tarih,

daha fazla yazmaya elim varmıyor, ideolojik fikirler uğruna süslü kelimeler arasına sıkıştırılmış "hep destek tam destek" sloganının farkına varmayacağımı mı sandın sayın vatandaş?
zaten bu yazı olsa olsa, bir Türk gazetesinde yayımlanırdı.
Ekomomimiz çok iyi , 3-5 aile zengin oluyor devamlı, eskiden Koç, SA, Ezcbaşı vardı şimdi Albayrak, Ülker vs var, Söke ovasından geçtin mi? pamuklar tarlada toplayamıyor çiftçi , toplama parası kazanacağı paradan fazla, zaten artık kimse pamuk ta yetiştirmiyor.
Pazara hiç gittin mi? , kemaraltına hiç gittin mi, tenis topuyla , fondötenle enflasyon açıklamak yetmiyor, sayın vatandaş, sen süslü kelimeleri bırak niyetini açıkça söyle , meclis başkanın açıkladı bile;
"yarınki CUMHURİYET mitingine katılma, seni kışkırtıyorlar, oyuna gelme, herşey çok güzel olacak"...
ah vatandaşım ah bir de bizi keriz yerine koymasan...

[discus]

göksel abi yazından birşey anlamadım abi biraz daha açıklayabilirmisin.

Önce süslü bi giriş yapalım ki , sahte yemi sallayalım denize

Ey Türk devleti, birinci vazifen, vatandaşlarına hürmet ve hizmet etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temelin üzerine kurulu demokratik düzen, senin en kıymetli hazinendir.



Geçmişte olduğu gibi bugün de seni bu vazifenden saptırmak, seni vatandaşlarına hürmet ve hizmet yerine tahakküm etmeye davet edenler olacaktır.burda niyetimizi belli edelim, yarınki mitinge atıfta bulunarak devam ediyor, sen çalışıyorsun çabalıyorsun ama bak seni vazgeçirmek için yarın toplanıyorlar diyor
Kendi ideolojik saplantıları veya çıkarları nedeniyle demokrasi düşmanı kimi güçler ve vatandaşlarına hep tepeden baktıkları için hiçbir zaman onların teveccühünü ve oyunu kazanamamış bir kısım siyasiler, seni milletin meşru temsilcilerine karşı tahrik etmeye çalışabilirler. Milletin iradesini, cebren ve hile ile safdışı bırakmaya kalkabilirler.Şimdi daha da bariz söylüyor, hep arkasına saklandıkları millet iradesinden bahsediyorlar, birtakım güçler dediği Cumhuriyet mitingine destek verenler, stk olarak ADD, birtakım siyasiler dediği doğu perinçekten tut da artık kim olursa, CHP, Sülü,vs

Bu demokrasi düşmanlarını dinlemeyecek, elinin tersi ile iteceksin. Vatandaşın iradesini her şeyin üstünde tutacak, bu iradeden başka bir yerden icazet almayacaksın. Demokrasiye ihaneti, en büyük suç sayacaksın.
Aynen süslü açıklamalara devam , uyutalım vatandaşı

Dahası, vatandaşların her ne görüşte, inançta ve kimlikte ise, onları öyle kabul edip haklarına saygı gösterecek, hiçbirini hor görmeyeceksin. Kimsenin inancına, diline, kültürüne ve yaşam biçimine karışmayacaksın. Vatandaşlarının başörtüsüne de mini eteğine de, camisine de meyhanesine de müdahale etmeyeceksin.of of of süslü kelimeler eşliğinde diyor ki, devletin kurumlarında siyasi bir imge olan türbana izin vereceksin, bunu da gene ılımlı sözlerle söylüyor , mini etek & türban , alkol& cami, allah aşkına bugüne kadar türban takıyor diye sövülen sayılan dayak yiyen oldu mu? ama oruç tutmadı diye her sene biri bıçaklanıyor, neyse analizimize geri deönelim
'Kamusal alan' dediğin ve adı üstünde 'kamu'ya, yani halka ait olan alana, bütün vatandaşlarını buyur edecek, hiçbirine hürmette kusur etmeyeceksin.
burada açıkça söylemiş zaten

Eleştiri almayı bileceksin. Eğer birileri sana kalkar da "geçmişte şöyle hatalar yaptın" derse, onu hapse atıp susturmaya kalkmayacak, dinleyeceksin. Her devlet hata yapar, sen de yapmışsındır, bunu kabul etmekten çekinmeyeceksin. Mağrur olmayacaksın; dedelerimizin dediği gibi, "senden büyük Allah var". Ve dahası, muasır ecnebilerin dediği gibi, Allah'ın her insana bahşettiği, çiğnenemez, kaldırılamaz "insan hakları" var. gene ılımlı sözlerden sonra konuyu gene türbana geitirip Avrupa mahkemesinin 3 gün önce aldığı karara konuyu getiriyor, ecnebi dediği Avrupa mahkemesi, hani Merve Kavakçıya tazminat ödemeye mahkum oldu ya Türk devleti...Bu hakları kendi egemenliğinin üstünde görecek, ancak bu haklara olan saygın nispetinde meşru bir egemenliğe sahip olacağını unutmayacaksın.

Halkının egemenliğinin seninkinin üstünde olduğunu bileceksin. Eğer halkın ve onun meşru temsilcileri, senin egemenliğinin bir kısmını uluslararası kurumlara devretmeye karar verirlerse, buna direnmeyecek, bu yola taş koymayacaksın. burda daha da coşmuş, AB senin içişlerine dışişlerine karışacak sen susacaksın, egemenliğini devredeceksin, egemenliği uluslararası kurumlara devretmek ne demektir yahu?, bir de diyor ki bunun için poponu yırtacaksınKendini, vatandaşlarını daha özgür, güvenli ve mutlu yapmaya adayacak, bunun için var güçle çalışacaksın.

Muhtaç olduğun kudreti, bugüne dek boşa harcadığın kaynakları verimli kullanmaya başlayarak toparlayabilirsin. gene süslü kelimelerVatandaşlarını takip edip fişleyerek, onları binbir türlü yöntemle "hizaya getirmeye" çalışarak,önceki cümlede askere sataşmış, heni medyamızda çıktı ya asker, şu kişileri izletmiş, istatistikler tutmuş vs vs verimsiz ekonomik tesisler açıp bunları inadına ayakta tutarak, kendi kurumlarını "arpalık" haline getirerek veya yolsuzluklara göz yumarak çarçur edilmiş kaynakları; artık sadece ülkeni kalkındırmaya ve vatandaşlarının eğitim, sağlık ve refah düzeylerini geliştirmeye kullanacaksın.
Burada da hep destek tam destek ilkesini belirterek, süslü kelimeler eşliğinde , ülkeyi satacaksın kardeşim bunları eğitime sağlığa harcayacaksın demiş, süslü kelimeler sağlık ve eğitim. Telekomu satacaksın, tüm haberleşmemiz İngilizlerin eline geçecek, fabrikaları altındaki hammade ile birlikte zararına satacaksın, acımayacaksın diyor arkadaş, zarar eden kurumlar bunlar, ama nedense zarar eden değil hep kar edenleri satıyorlar peştemal fiyatına

Bütün bunları yaparsan, hem kendi vatandaşlarının hem de uluslararası camianın güven ve saygısını kazanmış, dolayısıyla 80 küsur yıldır seni endişelendiren müstevlilerden, dahili ve harici bedhahlardan kurtulmuş olursun. Rahata erip huzura kavuşursun.
Bütün bunları yaparsak,destekleyicin olan ülkeler seni el üstünde iktidarda tutar, ekomonini çökertmez, manda'n olurlar, 80 yıl önce atılmış tohumları kurutursun, diyor nazikçe

Aslında son yıllarda tüm bu hedeflerde önemli adımlar attın, az zamanda büyük işler başardın. Ama yolun daha yarısındasın. 2006'da lütfen geriye değil, ileriye doğru yürü. Başaracağına tüm yüreğimle inanıyorum ve arkandayım.
burada da hep destek tam destek, açıkça neyin destekçisi olduğnu belirtiyor, mevcut hükümete işaret ederek, komşularımız , büyük devletlerimiz ekonomimize dokunmuyor suni istikrar yaşıyoruz ya ondan bahsediyor

Bir vatandaşın

bir de bu şekilde okuyun bakalım farkları bulabilecekmisiniz

[discus]

göksel abi şimdi oldu teşekkürler bir an yanlış fikre kapılmıştım.baştaki tebriğimide geriye çekiyorum aksine yazanları kınıyorum ozaman.benim aklımı karıştıran yazının 2006 tarihli olması.ancak genede bana esnek bir yazı gibi geldi her yöne çekilebiliyo.

[discus]

ya konumuz balık bizler gene balığa dönelim en iyisi siyaset yazılarak tartışılacak konu değil bence...saygılar...

şimdiye kadar yazılanlan ve yapılan yorumlar için teşekkür ederim içimi gıcıklayan bir yazı olduğu gibi aldım ve yayınlamak istedim milyonlar satan bir gazetenin sayılarından birinden cıkan, insanları ikilem içinde bırakan bir yazı ve vatandaş ağzından yazılan bir yazı ciddiye alınması gereken bir yazı kusura bakmayın arkadaşlar bu balık ve balıkçılıkla ilgili bir forum başka birşey paylaşılamaz diye birşey yok bence bu kadar hassas konuları sokakta büromuzda veya burada tartışabileceğimiz bir ortam oluşturamazsak keşki diyecek günümüz olmayabilir gelecekte malesef elimizdeki 0,30luk misina 3,00mt kamış ile 2 mercan hayatımıza kurtaramıyacaktır. önce hayatımızı kurtaralım sonra onun tadını çıkartırız...saygılar

İçinde tek bir Atatürk, Cumhuriyet ve Laiklik kelimesi geçmeyen bu "hitabenin", Cumhuriyeti elimizden alarak bizi 100 yıl geriye götürmeye çalışanlara hizmet etmekten başka hiçbir amacı yoktur. Değil alkışlamak bu yazıyı yayınlayanları esefle kınıyorum, 14 Nisan Cumhuriyet Mitingini haber yapmaktansa bizi bu ülkede susturmaya çalışanlara yaranmak için ne yapacağını şaşıran medyaya karşı da bir tepkide bulunmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu milletin gözü bu kadar kolay boyanmamalı, lütfen aldanmayın ve bu yazının içinde geçmeyen kelimeleri bir bir sıralayıp bir düşünün.